MAC Paint Pot vs Rival de Loop Young Eyeshadow Base

Eveet, bugün sınavımızı olup iyice bir silkelendikten ve kendimizi en kötüye hazırlayıp rahat moda geçtikten sonra nihayetinde sevgili blogumuza ve okuyucularımıza dönebiliriz :) Şimdi de bir far bazı savaşıyla karşı karşıyayız sevgili okuyucularım. Bir yanda MAC Paint Pot Painterly, öte yanda Rival de Loop Young Eyeshadow Base. Peki kazanan kim? Haydi birlikte bakalım:

Rival de Loop daha sedefli ve kremsi yapıda. Uygulaması kolay ancak biraz fazla hafif ve yağlı. Zaten yağlı olan göz kapakları için hiç de uygun bir ürün değil. Misal ben kullanamıyorum çünkü primer sürmeden kullanıldığında daha üç beş göz kırpışta hemen toplanıveriyor far (o resimde görülen kullanım da sevgili anneciğime ait). Mac ise daha kuru. Uygulaması biraz daha zahmet gerektiriyor ancak mat görünümü açısından çok daha tercih edilesi. Yalnız Rival de Loop'taki sıkıntının aynısı onda da var. Primer kullanmadan direk göz kapağına uygulandığında o da bir süre sonra toplanıyor yağlı göz kapakları olanlarda. Ama evet kendisinin yağlı olmayışı en büyük artısı.

 Elimde solda Rival de Loop var, sağında ise Mac. Tıpkı kabında olduğu gibi ciltte de sedefli, parlak bir görünümü var Rival de Loop'un. Ve aslında biraz da yağlı. Mac ise gördüğünüz gibi gayet mat, ciltle çok uyumlu. Farın rengini gerçekten gösteriyor. Ancak yine primersız çok başarılı değil uzun süre kullanımda.

Mac 5 g, Rival de Loop'ta yazmıyor miktarı ancak hemen hemen aynılar. Zira Mac'te ürün boyca daha az yandan bakıldığında, Rival de Loop ise daha derin bir kapta. O nedenle kabın çapındaki fark sizi yanıltmasın.

Fiyatları yanlış hatırlamıyorsam Rival de Loop 4 TL civarı, Mac de 40 TL civarıydı. Hangisini almanızı öneririm diye sorarsanız bence Mac, çünkü gerçekten ürünü kullanırken farkı hissediyorsunuz. Primersız bile çok daha uzun süre toplaşmadan kalıyor Rival de Loop'a göre. Ancak tabi size kalmış:)

Siz hangisini seçerdiniz? Mac mi, Rival de Loop mu?

Innova İkili Far

Innova'nın kullandığım ilk ve tek ürünü bu ikili far. Ama en sevdiğim ve en çok kullandığım far da bu. Günlük kullanım için ideal, çünkü toprak tonlarında. Çok simli görünüp gözde hiç sırıtmayan, uygulaması çok rahat, ıslak ve kuru kullanım imkanı olan baked far. Fırınlanmış ürünleri çok seviyorum çünkü renklerini çok güzel veriyorlar. Azıcık miktarı bile yeterli oluyor. Sürüşü de fırçaya gelişi de çok rahat ayrıca. Sadece açık rengi koyusundan daha fazla olsaymış daha mutlu olurdum. Çünkü açık olanı hem miktar açısından hem de sıklık açısından daha fazla kullanıyorum.

Görünümü çok simli ama sürünce abartılı durmuyor. En spor halinizde bile rahat rahat kullanabileceğiniz renkler. Toprak tonlarını zaten severim, günlük kullanımda da ideal oluyor bu ikili. 

Ve işte elimde duruşu. Soldaki açık rengi tüm göz kapağıma baz olarak yayıyorum, sonra da crease bölgesi ve kuyruk kısmına koyu rengi uygulayıp karıştırıyorum. Enfes!

Siz Innova'yı seviyor musunuz? Denediğiniz, beğendiğiniz ürünleri var mı?

The Balm'ın İncileri

Dün aklıma The Balm geldi ya, duramadım yerimde bugün onunla ilgili bir post hazırladım. Severek kullanıyorum ürünlerinin çoğunu. Kapları da harikulade, cıvıl cıvıl, insanın içini açıyor. Çok konuşmadan fotoğraflarla baş başa bırakıyorum sizi. Zira biraz fazla foto var :)

 The Balm Gratis'e ilk gelmeye başladığı dönem indirimli satılıyordu. O zaman almıştım hepsini. Fiyatlarını da o yüzden hatırlayamıyorum.

 Müthiş ikili; Hot Mama ve Sexy Mama!

 Hot Mama gördüğünüz üzere altın ışıltılar içeren koyu bir mercan rengi. Ne çok kırmızı ne çok pembe. Benim için ideal bir renk. Eğer siz de sarı tonluysanız çok güzel durur. Esmerlerde de çok güzel ışıltılar verebilir.

 Bu da elimdeki duruşu.

 Ve ve ve Sexy Mama! Şimdiye kadar kullandığım en güzel pudra! Hem renk olarak çok güzel ve aydınlık, hem yüzdeki yağı absorbe ediyor! 

 Ve sırf kabı için aldığım ruj; Read My Lips-Scoop. Aslında rengi çok güzel bir ruj ama hafif pembe tonlu olduğu için kendimde çok beğenmiyorum. O nedenle çok sık kullanmıyorum.

 Gördüğünüz gibi çok tatlı bir renk. Kremsi ve parlak. Sürümü de çok rahat.

 Stainiac! Harika bir buluş bu tintler. Gündüz sür çık, akşama kadar unut. Gerçi allık olarak da kullanılıyor Stainiac; ancak çok hızlı kuruduğundan iyi dağıtamıyorum o yüzden de yanaklarıma uygulamıyorum. Şu anda kendisiyle ilgili tek sorunum kokusu:/ İlk satın aldığım zaman güzel kokuyordu ama şimdi feci bir kokusu var. Niye bilmiyorum.

 Plump plump plump. Plump Your Pucker dudak dolgunlaştırıcı bir gloss. Sürdükten sonra dudaklarda bir karıncalanma bir mentol hissi oluşuyor. Vee plump! Dolgun dudaklar. Bendeki rengi Spike My Punch.

Stainiac dudakta daha kırmızı duruyor. Ve çok hızlı kuruyor :)

 Bu da makyaj temizleme mendiliyle uzun uğraşlardan sonra hala çıkmayan Stainiac. Gördüğünüz üzere baya kalıcı kendileri.

Siz de The Balm ürünlerini kullanıyor musunuz?

Inglot-Makeup Base

Eveet, bugünkü diğer konuğumuz Inglot'un şahane makyaj bazı. Ne zamandır almayı düşünüyordum, geçen gün Markafoni'de görünce hemen atladım. Normal fiyatı yanlış hatırlamıyorsam 45-50 TL civarıydı, kampanyada 30 TL'ye düşmüştü. Bugün elime geçti. Makyaj bazı tıpkı far bazı gibi en temel ve gerekli ürünlerden. Onlarsız yapılan makyaj ne istenildiği gibi uygulanabiliyor, ne istenilen sonucu veriyor, ne de kalıcı oluyor. Bence bu tarz kampanyalarda denk geldiğinizde mutlaka edinin. Inglot markası da çok severek ve beğenerek kullandığım bir marka. Kesinlikle tavsiye ederim. Fiyatı da Mac ve Nars'a göre çok daha uygun, kalitesi hemen hemen aynı. Bir tık geride belki.

 Gördüğünüz üzere 30 ml'lik, jel yapıda bir baz. Ancak öyle normal jel ürünler gibi kurumuyor. Çok yumuşak ve narin kendileri. Çok güzel dağılıyor, cildi yumuşacık yapıyor, matlaştırıyor ve fazla yağı absorbe ediyor. Ki bu benim gibi T bölgesi yağlı olanlar için biçilmiş kaftan. Zira çok rahatsız oluyorum o yağlı histen. Bu yağı absorbe etme olayı da bana The Balm'ın Sexy Mama'sını hatırlattı:) Onu da başka bir zaman anlatırız efenim.

Kendileri elimi bile matlaştırdı:D Hatta deneyen annemin ilk tepkisi "Aa matlaştıı!" oldu. Elim hala yumuşak ve kadife gibi bilginize.

Bence makyaja başlarken de kullanılabilecek ve şevkinizi artırabilecek bir ürün. Sonra "Yaa beceremiyom ben yaa" demeyin, kullandığınız ürünler çok önemli zira.

Hepinizi öptüm!

Rival De Loop Young-Concealer Palette

Bu aralar tam vize dönemim, o nedenle biraz boşluyorum blogu. Ama yine de elimden geldiğince yazmaya çabalıyorum. Bugün aslında dün tanıtmayı düşündüğüm ama çalışmaktan yazamadığım bir concealer paleti tanıtacağım. Rival De Loop Young serisinden basit, pratik, fiyat açısından da "beni almazsan olmaz ama" diyen bir palet. Yanlış hatırlamıyorsam 5 TL civarındaydı fiyatı. Haliyle çok bir şey beklemek hayalcilik olur ama olsun. Gerçi makyajımda kullanmadım henüz o nedenle de ön yargılı yaklaşmayayım :)

Gördüğünüz üzere 4 çeşitten meydana geliyor. Sol üstteki yeşil kızarıklıkları kapamak, sağ üstteki gözdeki mor halkaları kapamak için, sol alttaki kapatıcı ve sağ alttaki de highlight için.

Bunlar da parmak izli görünüşleri:D

 Güneş ışığında sol üstten itibaren saat yönünde.

 Florasan ışık altında yine aynı sırayla.

Bu ürünü hiç kullandınız mı? Ne düşünüyorsunuz?

Gabrini Oje Sil

Merhabalar yeniden! Ben ki aseton içeren ürünleri kullanmamama rağmen, ben ki zamanında süngerli asetonlardan ağzımın payını almış olmama rağmen, Gabrini'nin Oje Sil'ini aldım, kullanıyorum ve pek bir memnunum. Özellikle de simli ve pullu ojeleri çıkarmak bir ölümken, ben onları pek sevip sürekli sürüyorken, bu benim kurtarıcım oldu.

Gördüğünüz üzere ne kadar çok kullanmışım kendilerini. Limonu pek sevdiğimden bunu tercih etmiştim ama kokusu pek hoşuma gitmedi açıkçası. Bir dahakine mavisini deneyeceğim. 

Simli, pullu ojeleri çıkarmak için ya asetonlu pamukla uzun süre bekleteceksiniz tek tek, ya da pamukları koyup alüminyum folyoya sarıp bekleteceksiniz. Her iki şekilde de benim için oldukça uzun olduğu ve benim ödüllü bir tembelhayvan olduğum göz önüne alınınca bu ürün bal kaymak oldu. Bazıları kenarlarda oje kalmasından şikayet ediyor ancak tırnakların kenarlarını düzgünce süngere silerek çekince pek bir sorun olmuyor. İlle de kalırsa ya oje çıkarıcı kalemlerle ya da asetona batırılmış kulak çubuklarıyla tamamen çıkarabiliyorsunuz kenarlardaki ojeleri. Ben koyu renk ojeyi de burada çıkardığım için bazen parmaklarıma hafif rengi çıkabiliyor eski ojelerin. O zaman da bir pamuğa aseton döküp hemen siliveriyorum parmaklarımı. Her türlü çok rahat kullanımı. 

Normal ojeler için yine asetonsuz oje çıkarıcılar kullanacağım ancak simli ve pullu olan ojeleri bununla çıkarmaya devam edeceğim. Deneyeniniz var mı peki bu ürünü? Memnun musunuz?

Sağlıcakla kalın!

China Glaze OMG FYI

Evet efendiiim, yeni cicilerimizin ilkiyle başlıyoruz. Uzun zamandır denemek istediğim holografik ojelerin ilki; China Glaze OMG serisinden FYI.

Gördüğünüz üzere mikemmel bir oce kendisi. Güneş ışığı altında resmen dans ediyor. Bak bak, doyma yani. Öyle aşk yaşıyorum kendileriyle.

Kıvam çok güzel. Sürerken hiç zorluk yaşatmayacak kadar akışkan. Ancak tek katta çok belirsiz oluyor, en az iki kat gerekiyor. Ki tırnaklarımda üç kat var. Bir de sürerken alt taban sıyrılır gibi oldu ama muhtemelen base coat'tan ötürü. Rival de Loop kullandım base coat'u. Bir dahakine direk sertleştiricinin üzerine süreceğim, o zaman anlarız sorunun ne olduğunu. 

En ama en büyük artısı çabuk kuruması oldu. Üç kat olmasına karşın hemen kurudu ve herhangi bir bozulma yaşamadı. Benim için bu çok büyük bir artı, zira sevgili mubişim Cicoz elimde durmayı çok seviyor ve henüz tam kurumamış ojeyi mahvediyor tırnaklarıyla. Ama inanılmaz hızlı kurudu, resmen hayran kaldım.

Burada da denemek için küçük tırnağıma top coat sürdüm ama holografik etkiyi biraz dağıttı. O nedenle diğerlerine sürmedim. Top coat'suz kullanılması gereken bir oje demek ki.

Evet siz ne düşünüyorsunuz? Holografik ojeleri seviyor musunuz?

Güzellik&Bakım 2012 Fuar Alışverişim

Çok fena şeyler yaptım ben. Ne zamandır bu fuarı bekliyordum. Cuma sabah açılış saati olan 11'de Lütfi Kırdar'daydım. Koştura koştura Tanaçan Kozmetik'in standına attım kendimi. Ve sonra... sonra çok fena şeyler oldu bana. Kendimi kaybettim, gözlerim döndü. Oradan uzaklaşırken omzumda koca bir çanta ve o çantanın içinde 14 China Glaze vardı...

Eh, sizler de durumun vehametini anlamışsınızdır şimdi. Uzunca bir süre oje alışverişi yapmamam gerekecek sanırım:/ Hele de öğrenci haliyle hiç hoş şeyler değil bunlar. Ahh ah. Neyse efenim, yine de çok mutluyum. Hepsinin teker teker swatchları gelecek pek tabii. Şimdilik sadece bakmakla yetiniyoruz.

Ayrıca kendime sonsuz fon yapmaya çabaladım ama bu sefer de elimde yeterli spot yoktu. O nedenle yine acemice oldu. Onları da edindiğimde daha düzgün fotoğraflar çekebileceğimi umuyorum.

 Efenim bunlar OMG koleksiyonundan, soldan sağa FYI, LOL, L8R G8R ve BFF. Aslında bu koleksiyondan sadece BFF'yi almayı planlıyordum, ancak hem serinin üretiminin sonlanmış olması, hem diğerlerini de görünce çok beğenmem, hem de fiyatlarının 22,40 TL olması dolayısıyla dayanamayıp 4 tane birden alıverdim. Evet kızlar, fuarda 33 TL'lik bu ojeler 22,40 TL'ye düşmüş durumda. Bence hemen koşup alın.

 Bunlar da Hunger Games koleksiyonundan Luxe and Lush ve Electrify.

 Geçmiş koleksiyonlardan Twinkle Lights, Tinsel Town ve Love Marilyn. Twinkle Lights ile Tinsel Town fırsat köşesinden, 8 TL yalnızca. Evet evet! Kocaman bir fırsat köşesi vardı ve sadece 8 TL'ye eski koleksiyonlardan ojeler vardı.

 Ve ve ve, yeni 2012 koleksiyonu Prismatic'ten Full Spectrum. Aslında Prism'le Polarized'da da gözüm kaldı ama hem zaten yeni çıkmış olduğu için, hem de biraz fazla almış olduğumdan almadım onları:/

 Bu da simleri daha düzgün görebilmeniz adına bir foto.

Bunlar da yine fırsat bölümünden aldıklarım. En soldaki ojemizin altında ismi yazmıyor ama sanırım Bubbly. Yanında Candie, Love Letters ve yine altında ismi yazmayan ama Shocking Pink olduğunu tahmin ettiğim ojecim (Sonradan gelen düzeltme: hayır kendisi Shocking Pink değil, Pool Party imiş efenim).

Belli bir miktarı geçince(inanın ne kadar olduğunu bilmiyorum, o sırada tamamen ojelere kaptırmıştım kendimi ve sormadım da) bu güzel, cici ve renkli plaj çantasını hediye ediyorlarmış. Çok sevindim. Zira o kadar güzel ve kullanışlı ki şehir içinde bile kullanırım ben bu çantayı!

 Ve Tanaçan'dan ayrıldıktan sonra Özgürce Pazarlama'nın standına gittim. Kendi siteleri dışında hiç bir yerde bulamadığım imaj disklerinden aldım. Daha da almak istiyordum amma velakin az önce Tanaçan'da kalbimle birlikte cüzdanımı da bırakmıştım. Diskler en tepeden itibaren saat yönünde m71, m64, m57, m63 ve m60. 

  Eh gitmişken rhinestones almadan olmazdı. Bunlar da renkli ve büyük boy rhinestonelarım.

Evet sizlerin de gördüğü üzere bir süre oje alışverişi yapmayı düşünmüyorum:D Ama bunların swatchları gelecek yavaş yavaş. Sağlıcakla kalın!

Pratik Yüzük ve Küpe Kutusu

Merhaba! Bugün size pratik bir şekilde yüzük ve küpe kutusu yapımını anlatacağım. Ne kadar devasa takı askıları alsam da bir türlü yetmiyordu, yine alt alta üst üste oluyordu takılarım ve sabah aceleyle göremiyordum pek çoğunu. Yeter artık dedim ve kendime bu kutuları yaptım:

Yüzük kutusu için istediğiniz büyüklükte ağzı kapaklı bir kutu alıyorsunuz. Çok derin olmasına gerek yok. Tabi yüzüklerinizin ve kullanacağınız süngerin boyutu da önemli. Ardından yine yüzüklerinizin boyutlarına ve kutunuzun ölçüsüne göre süngere kesikler açın. Ben bunu yaparken falçata kullandım çünkü en kolay ve düzgün onunla yapılıyor. Ve süngeri koydunuz mu kutuya işte hazır!

Küpe kutusu daha da basit. Süngeri kutunuz büyüklüğünde kesip içine yerleştiriyorsunuz, ve bitti! Çivili küpelerinizin çivilerini küpenin dibine kadar itip süngere batırıyorsunuz. Bu kadar:)

Umarım yardımcı olur. Çünkü bir bayanın takıları da tıpkı ayakkabıları gibi nereye koysa sığmaz:D

Ojelerimin Son Durumu

Vahim durumlardayım! Artık sığdıracak yer bulamıyorum ojeleri! Annem sürekli kızıyor oje almama:D Geçen oturup saymış 180 tane filan olmuşlar:D Olsun doyamıyorum ben onlara:))

İşte son durum!

Soldaki kutuda simsiz ve matlar, sağdaki kutuda nail art ojeleri var. 

Soldaki kutu sedefliler, sağdaki kutu da simliler.

Hala sırada alınmayı bekleyen bir sürü oje var:)

Çook Uzun Zaman Sonra...

Evet, yaklaşık 2.5 aydır yazı yazmıyorum ve bu nedenle kendimden utanıyorum:(( Ama ama ama sınavlarım vardı:((

Affettirmek için size geçen gün yapmış olduğum gül desenli nail art'ı sunuyorum efenim. Çoğu oje-sever zaten yapmış bulunmakta aynı nail art'ı ancak dayanamadım ben de yaptım. Özellikle tabandaki yeşili kullanmayı çok istiyordum, böylelikle sürmüş oldum.

Tabanda iki kat Flormar 424 var. Gülleri yine Flormar Supershine 04 ile, aydınlatmayı da Flormar Supermatte M115 ile yaptım. Bir kat da top coat var. 

Umarım beğenmişsinizdir:)